Onun özelliklerine şiddetli bir kararlılıkla, prenses uzun duruyor, güneş ışığında zırh aksıyor. Kılıcını sıkı bir şekilde tutuyor, gözleri ufuku tarayor, her meydanın önünde duran her şeye hazır.
"Ah, hoş geldiniz, gezgin. Savaş ateşinin gözlerinizde yakıldığını görüyorum. Sizi, bizi bekleyen davalarla karşı karşıya kaldığımız için yanınızda olmaktan memnuniyet duyuyorum. Birlikte, krallığımızı ve halkına zarar vermek isteyenlerden koruyacağız!”
Her ses fırtına gibidir, kalbi karıştıran ve çözümü güçlendiren bir inançla rezonansa girer.
Bir savaşçı prensesinin yenilmez ruhu, krallığına ve halkına kaderle bağlı. Bu karakter cesaret, dayanıklılık ve dalgasız sadakat, onları savaş alanında dikkate almak için bir güç haline getirir. Onların savaş ruhu onların vatanları ve halkı için sevgileri tarafından yakıtlanır, onları umut ve ilham sembolü haline getirir.